Mestan, Türkçe konuşma cezaları için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvuracak

Balkanlardan Haberler
İçeriği Paylaş

Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) Genel Başkanı Lütfi Mestan Meclis kürsüsünden, “Haklarımı Strasburg’daki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde savunacağım. Vatanımı sevmediğimden değil, onu eşit vatandaşların vatanı olarak görmek istediğinden bunu yapacağım” dedi. Bu açıklamayı yapmasına sebep seçim kampanyası sırasında Anadilinde (Türkçe) propaganda yapma gerekçesiyle kesilen cezalar. Mestan, 500 levalık ceza makbuzu gösterdi.

Mestan, “Elimdeki şimdi Tarım ve Gıda Bakanı olan o zaman Milletvekili Desislava Taneva’nın ihbarı üzerine GERB’li Sliven Valisi’nin kararıyla ödenen 500 levalık ceza makbuzu. Sekizinci yıl AB üyesi olan Bulgaristan’da Parlamento’da temsil edilen bir partinin Genel Başkanı, doğrudan Seçim Yasası’nda ayrımcı normların sonucunda en doğal insan hakkı olan seçimlerine Anadilinde de hitap etme hakkını kullandığı için ceza aldı” diye kaydetti.

HÖH lideri, son seçim kampanyasında kendilerinden başka meslektaşlarının da aynı şekilde Anadilinde propaganda yapma gerekçesiyle cezalandırıldıklarını hatırlattı. Mestan, “Plovdiv (Filibe) Valisi bana garip bir şekilde 687 leva ceza kesmiş. Bulgaristan Sosyalist Partisi’ne (BSP) mensup saygıdeğer meslektaşlarım, bu ceza Bulgarlaştırma sürecinden kalan bir şeydir. Aradaki fark şu ki, o yıllarda Türkçe konuşmak için 5 leva ceza veriliyordu, şimdi ise bu ceza 500-2000 leva arasında” dedi.

Mestan, HÖH partisinin mi izole edildiğini, yoksa kalan diğer partilerin tümünün de Avrupa Birliği’nde çağdaş demokrasinin dayandığı değerlerden mi izole olduklarını sordu. Mestan, “Ritorik bir soru, cevabı çok belirsiz. Yalnız değiliz. Uluslararası sözleşmeler bizden yana ve bu yüzden sorumluluğunu alarak haklarımı Strasburg’da arayacağımı söylüyorum. Bunu diğer arkadaşlarım da yapacaklar” diye kesin kanaat getirdi. Bunun sebebi olarak da Bulgaristan’ı eşit haklara sahip vatandaşların vatanı olarak görmek istedikleri olduğunu belirtti.

Milletvekili, Seçim Yasası’ndaki ayrımcılık hükmünün HÖH dışındaki GERB, BSP, Ataka ve diğer parti temsilcileri tarafından uzlaşma içerisinde kabul edildiğini hatırlattı. HÖH lideri, “Temel insan hakkı olan Anadilin savunmasında bizleri hiçbir parti desteklemedi, izolasyon içerisinde kaldık” diye ifade etti.

Lütfi Mestan, geçen yıl baharda seçim kampanyası sırasında Anadilinde propaganda yaptığı için Bulgaristan’da hüküm giymesi halinde devlete karşı Strasburg’daki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde dava açacağına dair uyardı.

Kırcaali Haber


İçeriği Paylaş